uyarılmak
Look at other dictionaries:
uyarılmak — nsz 1) Uyarma işine konu olmak Onun uyarılmaması, samimiyetin sürmesi Ankara için de çok yararlı olabilirdi. T. Buğra 2) hlk. Uyandırılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyarılma — is. Uyarılmak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kırmızı kart görmek — 1) oyundan çıkarılma cezasına çarptırılmak 2) mec. ciddi bir biçimde uyarılmak 3) mec. dışlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
Osmanlı tokadı yemek — 1) sert ve etkili bir biçimde tokat atılmak 2) mec. sert ve etkili bir biçimde uyarılmak 3) mec. bir kimsenin üstünlüğünü kabul etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtâr — (A.) [ رﺎﻄﺧا ] uyarı, hatırlatma. ♦ ihtâr edilmek uyarılmak, hatırlatılmak. ♦ ihtâr etmek uyarmak, hatırlatmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
îkâz — (A.) [ ظﺎﻘیا ] 1. uyandırma. 2. uyarma. ♦ îkâz edilmek uyarılmak. ♦ îkâz etmek uyarmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
tenbîh edilmek — 1. uyandırılmak. 2. uyarılmak, tembihlenmek. ♦ tenbîh etmek uyarmak, tembihlemek … Osmanli Türkçesİ sözlüğü